Teşbih (Benzetme) Sanatı

Teşbih (Benzetme) Bir varlığın niteliğini daha güçlü ve etkili şekilde anlatmak amacıyla o varlığı, nitelik bakımından daha güçlü ve belirgin olan başka bir varlığa benzetmeye teşbih adı verilir. Eksiksiz bir teşbihte dört öge bulunur: Benzeyen, kendisine benzetilen, benzetme yönü ve

İstiare

İstiare (Eğretileme): İstiare, bir varlığın ya da kavramın, isminin doğrudan verilmeyip başka bir varlık ya da özellik söylenerek anlatılmasıdır. İstiare, benzetmenin iki temel öğesinden sadece birinin (sadece benzeyen ya da sadece kendisine benzetilen) kullanılmasıyla yapılan edebî sanattır. Şiir dilindeki imgelerin

Füruzan

FÜRUZAN (1935-…) Asıl ismi Feruze Selçuk’tur. İstanbul’da dünyaya geldi. Yalnızca ilkokul eğitimi görebildi. Kendi kendini yetiştirdi. Kısa bir süre Küçük Sahnede tiyatro oyunculuğu yaptı. 1958 senesinde karikatürist Turhan Selçuk ile hayatını birleştirdi. İlk hikayesi 1956 yılında Seçilmiş Hikâyeler dergisinde basıldı.

Süreyya Berfe

SÜREYYA BERFE (1943 -…) İstanbul’da dünyaya geldi. Asıl ismi Hikmet Süreyya Kanıpak’tır. 1960 yılında Çanakkale Lisesini bitirdi iki yıl istanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde, 4 yıl ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünde okudu. Askerliğini yedek subay öğretmen olarak yaptı. Arkın

Bayburtlu Zihni

BAYBURTLU ZİHNİ (19. YÜZYIL) Yaşadığı dönemin ünlü âşıklarındandır. Bayburt’ta doğmuş (1795), öğrenimini Erzurum ve Trabzon medreselerinde yapmıştır. 1816-17 yıllarında İstanbul’a gelerek Mustafa Reşit Paşa ile yakınlık kurmuş ve Divan-ı Hümayun kalemine girmiştir. Bir süre İstanbul’da kaldıktan sonra Bayburt’a dönen ozanın sonraki yaşamı

Tezkire

TEZKİRE NEDİR? Tezkireler, bir meslekten yetişmiş kişilerin hayat hikayelerini bir arada toplayan eserlerdir. Kişileri anmaya yaradığı için bu gibi eserlere tezkire denmiştir. Divan edebiyatında genellikle şairlerin biyografilerini ve şiirlerinden bazı örnekleri içeren “şuara tezkiresi” denilen tezkireler ve evliya tezkireleri yazılmıştır.

Mahallileşme Akımı (Türki-i Basit)

Mahallileşme Akımı (Türki-i Basit)  özellikleri örnek şiirler şairleri temsilcileri MAHALLİLEŞME AKIMI: Divan şiirinde istanbul’un fethinden sonra oluşmaya başlayan ve 18. yüzyılda Nedim’in şiirlerinde en güçlü örneklerini veren bu eğilimin başlıca özellikleri şunlardır: a. Halkın konuştuğu İstanbul Türkçesine özgü söyleyiş özellikleri, deyim

Türk-i Basit

Divan edebiyatında günümüzdeki anlamıyla akımlardan söz edilemez. Divan edebiyatı belli bir dünya görüşüne ve sanat anlayışına dayalı bir edebiyat olarak zaten başlı başına bir akımdır. Ayrıca toplumsal yapının yeni oluşumlara uygun koşullar üretmemesi de bu edebiyatta akım kavramının geçerlilik kazanamamasının

Sebk-i Hindi

SEBK-İ HİNDÎ Hint tarzı, Hint üslubu anlamına gelen Sebk-i Hindî akımı edebiyatımızda 17. yüzyıldan itibaren etkisini göstermeye başlamış ve 18. yüzyılda Şeyh Galiple en güçlü örneklerini vermiştir. Hindistan’da, Babürlü Hint-Türk hükümdarlarının saraylarında Farsça yazan ozanlarca geliştirilen bu akımın, şiirimizde ses,