Divan Edebiyatında İlkler 1.ilk inşa :Ahmedi Dai – Tererssül 2.İlk sakiname :Ahmedi Dai 3. İlk mahlas kullanan ,ilk fabl çeviri,ilk hikaye yazarı ,ahilik hakkında bilgi: Gülşehri 4.ilk Leyla ve Mecnunu yazan: şahidi 5. Anadoluda ilk aşk mesnevisi: Şeyyad Hamza Yusuf
Kategori: Divan Edebiyatı
Mesnevicilik (Mesnevi Yazma Geleneği)
Mesnevicilik (Mesnevi Yazma Geleneği) Birim değeri beyit olan, beyitleri “aa bb cc dd…” biçiminde kafiyelenen, beyit sayısında herhangi bir sınırlama olmayan nazım şekline divan edebiyatında mesnevi denmiştir. Mesnevi, eski edebiyatımızda bir çeşit manzum roman işlevi görmüş, olay örgüsü uzun, kişi
Divan Şiiri
DİVAN ŞİİRİ Türkler, İslamiyet’i kabul ederek yalnızca dinî yaşamlarını değil, kültür, uygarlık ve zihniyet dünyalarını da değiştirmişlerdir. Bu değişimden zaman içinde sanat ve edebiyat da payını almış, toplumsal, kültürel, politik ve ekonomik realitelere bağlı olarak Türk edebiyat tarihinde divan şiiri
Tezkire
TEZKİRE NEDİR? Tezkireler, bir meslekten yetişmiş kişilerin hayat hikayelerini bir arada toplayan eserlerdir. Kişileri anmaya yaradığı için bu gibi eserlere tezkire denmiştir. Divan edebiyatında genellikle şairlerin biyografilerini ve şiirlerinden bazı örnekleri içeren “şuara tezkiresi” denilen tezkireler ve evliya tezkireleri yazılmıştır.
Mahallileşme Akımı (Türki-i Basit)
Mahallileşme Akımı (Türki-i Basit) özellikleri örnek şiirler şairleri temsilcileri MAHALLİLEŞME AKIMI: Divan şiirinde istanbul’un fethinden sonra oluşmaya başlayan ve 18. yüzyılda Nedim’in şiirlerinde en güçlü örneklerini veren bu eğilimin başlıca özellikleri şunlardır: a. Halkın konuştuğu İstanbul Türkçesine özgü söyleyiş özellikleri, deyim
Türk-i Basit
Divan edebiyatında günümüzdeki anlamıyla akımlardan söz edilemez. Divan edebiyatı belli bir dünya görüşüne ve sanat anlayışına dayalı bir edebiyat olarak zaten başlı başına bir akımdır. Ayrıca toplumsal yapının yeni oluşumlara uygun koşullar üretmemesi de bu edebiyatta akım kavramının geçerlilik kazanamamasının
Sebk-i Hindi
SEBK-İ HİNDÎ Hint tarzı, Hint üslubu anlamına gelen Sebk-i Hindî akımı edebiyatımızda 17. yüzyıldan itibaren etkisini göstermeye başlamış ve 18. yüzyılda Şeyh Galiple en güçlü örneklerini vermiştir. Hindistan’da, Babürlü Hint-Türk hükümdarlarının saraylarında Farsça yazan ozanlarca geliştirilen bu akımın, şiirimizde ses,
Terci-i Bent
TERCİİBEND Terciibent, biçim yönünden terkibibent gibidir. Yalnız terciibentte vasıta beyitleri her bendin sonunda yinelenir. Böylece bütün bentlerin aynı vasıta beytine bağlanabilmesi için onunla anlam bakımından ilgili olması gerekir. Vasıta beyitinin her bendin sonunda yinelenmesi şiire bir tek düzelik verdiği gibi,
Terkib-i Bent
TERKİBİBENT NEDİR, ÖZELLİKLERİ NELERDİR? Bentlerle kurulan bir nazım biçimidir. Bent sayısı genellikle 5-12 arasındadır. Her bentte 5-10 arasında beyit bulunur. Her bent, hane bölümü ve vasıta beyiti olmak üzere ikiye ayrılır. Bentlerin son beyiti olan vasıta beyiti, her bendin sonunda
Taştir
TAŞTİR ♦ Tahmise benzer; ancak taştirde eklenen dizeler,gazelin beyitlerini oluşturan dizeler arasına yerleştirilir.