Güzel Sanatlar İçinde Edebiyatın Yeri İnsanın Olduğu Her Yerde Sanat da Vardır ♦ Hayatın biyolojik olarak sürdürülmesi açısından insanoğlunun sanatsız yaşayabileceği kabul edilebilir bir yargıdır; fakat bunun hiçbir zaman yapılmamış olduğu görülüyor, insanoğlunun olduğu her zamanda ve her yerde bugün
Kategori: 9. Sınıf Türk Edebiyatı
9. Sınıf Edebiyat Boşluk Doldurma Soruları (Şiir)
9. Sınıf Edebiyat Boşluk Doldurma Soruları (Şiir Ünitesi) 1……… ; duygu, düşünce ve olayların ölçülü, çoğu zaman da kafiyeli mısralarla anlatılması yöntemidir. 2. Düz yazıyla da anlatılabilecek olay ve durumların, belli bir ölçü, kafiye düzeni ve nazım şekline bağlı kalınarak dile
Şiir Türleri Uygulama Soruları
Şiir Türleri Uygulama Soruları 1. Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir Şu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir Tevfik Fikret ……………şiir 2.Bir damla yaş
Şiir Yorumlama
Yorumlamak, bir yazıyı ya da sözü yorum yaparak açıklamak, o yazı ya da söz üzerinde kendine göre bir yargıya, çıkarıma varmak demektir. Tanımdan da anlaşıldığı üzere, yorumda en önemli faktör anlamdır. Anlamsa bir sözcükten, bir sözden, bir davranış ya da
Türk Destanları
İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Dönemi’nde oluşturulan destanlar, oluş ve yayılma aşamalarından geçmiş, derlenme aşamasından geçmemiştir. Bu metinlerin tamamına yakını, Çin, İran ya da Moğol kaynaklarında yer almış, yani başka dillerde kaleme alınmıştır. Uygurca yazılan Oğuz Kağan Destanı‘nı, hem Uygur Türkçesiyle
Destancılık (Destan Anlatma Geleneği)
DESTANCILIK (DESTAN ANLATMA GELENEĞİ) Bilinmeyen zamanlarda yaşanan önemli olaylar (göçler, savaşlar, felaketler, kahramanlıklar vb.) milletlerin hafızalarından uzun süre silinmemiş, sözlü gelenek yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Bu süreçte, anlatılanlara olağanüstülükler eklenmiş; yaşanan gerçekler ya tümden unutulmuş ya da önemli ölçüde değişikliğe
Metin ve Gelenek
METİN VE GELENEK Anlatmaya bağlı edebî metinleri incelemenin beşinci aşamasında metnin ait olduğu gelenek içindeki yerinin, bu gelenekten ne ölçüde etkilendiğinin ve bu geleneğin gelişmesine ne ölçüde katkıda bulunduğunun belirlenmesi vardır. Tarihin belli bir döneminde ortaya çıkan, gelişen, birçok kişi tarafından
Roman ve Hikayelerde Çatışma (Düğüm)
Anlatmaya bağlı edebî metinlerde olay örgüleri, çoğunlukla insanların hayal, tutku ve istekleri üzerine kurulur. Kişiler bu hayal, tutku ve istekleri gerçekleştirmeye başladıkları andan itibaren metindeki çatışma da belirginleşmeye başlar. Söz gelimi bir romanın erkek başkahramanı ile kadın başkahramanı birbirlerine âşık
Anlatmaya Bağlı Edebî Metinlerde Olay Örgüsü
Anlatmaya bağlı edebî metinleri incelemenin 2. aşamasında metnin yapısının çözümlenmesi vardır. Anlatmaya bağlı edebî metinlerin yapısının oluşmasında 4 unsur görev alır: Olay örgüsü, kişiler, zaman ve mekân. Bir arada bulunmak zorunda kalan en az 2 kişinin veya 2 kişi yerine
Manzume ve Şiir
En eski zamanlardan bu yana gerek edebî gerekse de öğretici metinler, şu ifade ediş yöntemlerinden biriyle oluşturulmuştur: Nazım ve nesir. Nazım; duygu, düşünce ve olayların ölçülü, çoğu zaman da kafiyeli mısralarla anlatılması yöntemidir. Nazımla yazılmış kısa metinlere manzume, uzun metinlere