İLHAN BERK (1918-2Q08)
Manisa’da dünyaya geldi, ilk ve ortaokulu Manisa’da okudu. Balıkesir Necatibey Öğretmen Okulundan mezun olup Giresun Espiye’de 2 sene ilkokul öğretmenliği görevinde bulunduktan sonra Ankara Gazi Eğitim Enstitüsüni kazandı. Okulun Fransızca bölümünden mezun olan şair, 1945- 1955 seneleri arasında Zonguldak, Samsun ve Kırşehir’de ortaokul ve liselerde Fransızca öğretmenliği icra etti. 1956 senesinden sonra 13 sene boyunca Ankara’da TC. Ziraat Bankasının Yayın Bürosunda tercümanlık yaptı. Bu zaman içinde modern dünya şiirinin 2 büyük sanatçısı olarak kabul edilen Arthur Rimbaud ve Ezra Pound‘un şiirlerini tercüme ederek yayımladı. Bu tarihten sonra kendini bütünüyle yazmaya verdi ve bir anlatı kitabı dışında, sadece şiir ve şiire dönük yazılar kaleme aldı. Kül isimli kitabıyla 1979 tarihinde Türk Dil Kurumu ve İstanbul kitabı ile de 1980 senesinde Behçet Necatigil Şiir Ödüllerine layık görüldü. 1983’de Deniz Eskisi isimli kitabıyla, Yedi Tepe Şiir Armağını‘nı 1988’de de Güzel Irmak isimli kitabı ile Sedat Simav’ı Edebiyat Ödülü‘nü hak kazandı. 28 Ağustos 2008 tarihinde Bodrum’da 90 yaşında hayata gözlerini yumdu.
- ♦ Türk şiirinin en deneyci şairlerindendir. Şiirini durmadan yatak değiştirmekle birlikte belli bir çizgide ve eskitmeden 2000’li yıllara getirme başarısını göstermiştir.
- ♦ Şiiri bir ilham (esin) sorunu olarak görmemiş, “Şiir yazarak bulunur” düşüncesiyle “şiirin çalışkan bir öğrencisi” olmuştur.
- ♦ Yeni şiir kavramını Whitman ile Apollinaire’e borçlu olduğunu söylemiş, “İstanbul” adıyla kitaplaştırdığı şiirlerinde dizeyi tümden ortadan kaldıran, ev ve sokak Türkçesini kullanmanın ötesinde argoya bile yönelen, emekçi sınıfın yaşamına göndermeler yapan bir görüntü çizmiştir.
- ♦ “Günaydın Yeryüzü“, “Türkiye Şarkısı“, “Köroğlu” adlı kitaplarında biçim ve biçem arayışını sürdürmüş; Pablo Neruda etkisiyle kapıldığı doğa ve coğrafya tutkusunu ilk bu kitaplarında yansıtmıştır.
- ♦ “Galile Denizi” adlı kitabıyla yeniden İstanbul’a dönmüş; insanlara, yapılara, nesnelere bakan ve bir yandan Osmanlı bir yandan Bizans uygarlığının içine doğru sefere çıkan; anlamı paranteze alan bir şiir dünyası kurmuştur.
- ♦ “Çivi Yazısı” adlı kitabından itibaren ikinci Yeni şiiri olarak adlandıran anlayışla bütünleşmiş, biçimi öne çıkaran şiirler yazmaya başlamıştır.
Eserleri
Şiir:
- Güneşi Yakanların Selamı
- İstanbul
- Günaydın Yeryüzü
- Köroğlu
- Galile Denizi
- Çivi Yazısı, Otağ
- Mısırkalyoniğne
- Âşıkane,
- Taşbaskısı,
- Şenlikname
- Atlas, Kül
- İstanbul Kitabı
- Kitaplar Kitabı (Seçilmiş Şiirler)
- Deniz Eskisi (Şiirin Gizli Tarihi’ni de içerir.)
- Delta ve Çocuk
- Galata
- Güzel Irmak
- Pera
- Dün Dağlarda Dolaştım Evde Yoktum
- Avluya Düşen Gölge
- Şeyler Kitabı Ev Çok Yaşasın Sayılar
Anlatı
- Uzun Bir Adam
- El Yazılarına Vuruyor Güneş
- Şifalı Otlar Kitabı